YÖN VEREN LİDERLER

Türkiye’den çıkacak bir sonraki unicorn marka Paycell olacak!

0

Turkcell Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Osman Yılmaz, herkesin finansal servislere erişimini sağlayarak tech-fin platformu Paycell ile Türkiye’nin en büyük ödeme platformu olmayı hedeflediklerini söyledi. Yılmaz, “Paycell’in potansiyeline inanıyoruz ve Türkiye’den çıkacak bir sonraki unicorn marka olması için var gücümüzle çalışıyoruz.” dedi.

Türkiye’de dijital dönüşümün öncüsü Turkcell, güçlü altyapısı ile finans alanında da büyük başarılara imza atıyor. Özellikle tech-fin dünyasına yenilikçi bir platform olarak dahil olan Paycell, yakın zamanda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Paycell Android POS ile Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığınca tescillendi. Şirketlerin iş süreçlerini kolaylaştıran ve kullanıcı deneyimini ön planda tutan bu girişimlerin arkasındaki ekibin liderlerinde biri ise Osman Yılmaz… Osman Yılmaz, finansal çözümlerden dijital dönüşüm ve Turkcell’in 2021 gündemine kadar pek çok konu hakkında yönelttiğimiz soruları yanıtladı…

Lisans eğitimini Ekonomi ve İşletme alanlarında London School of Economics and Political Science ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden alan Osman Yılmaz, ardından Boğaziçi Üniversitesi’nde Finans Mühendisliği yüksek lisans programını, doktorasını da Özyeğin Üniversitesi’nde tamamladı. Yılmaz, profesyonel iş hayatına 2006 yılında Türkiye İş Bankası Hazine Bölümü’nde başladı ve sonrasında BNP Türk Ekonomi Bankası Hazine Bölümü’nde Bilanço Yönetimi Sorumlusu olarak görev aldı. 2008-2016 yıllarında ise HSBC Global Asset Management departmanında Yapılandırılmış Ürünler Kıdemli Fon Yöneticisi ve Sabit Getirili Fonlar ve Çoklu Varlık Fonları Grup Yöneticisi görevlerini yürüttü. 2016 yılı itibarıyla da Turkcell’de Hazine, Risk&Tahsilat Yönetimi Direktörü olarak işe başladı. Osman Yılmaz, 1 Ağustos 2018’den beri Turkcell Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görevine devam ediyor.

Pandemi süreciyle birlikte, dijitalleşme de önemli bir hız kazandı. Biliyoruz ki, finans dünyası bu değişim ve dönüşümün öncülerinden. Bu noktada ani ve hızlı gelen bu değişimi siz nasıl yorumluyorsunuz?

Pandemi süreci ile birlikte değişen kullanıcı alışkanlıkları sonucu gerçekleşen dönüşümden en çok etkilenen sektörlerin başında finans sektörü geliyor. Nakit kullanımında büyük düşüş gerçekleşirken yeni nesil ödeme platformları ve mobil ödeme kullanımı konusunda tüm dünyada adeta bir patlama yaşandı. Bu hızlı değişimi, tech-fin platformumuz Paycell ile biz de yakından deneyimledik. Paycell’in aktif kullanıcı sayısı 2020 yılı sonunda 4,6 milyona çıkarken, Paycell mobil uygulamamızın indirilme adedi 10 milyona yaklaştı. Paycell platformumuzun grup dışı gelir büyümesi yıllık bazda yüzde 85’lik artış gösterdi.

Finans sektöründe belki de 5-10 yıl içerisinde yaşanması öngörülen dijital dönüşüm çok hızlı bir şekilde hayatımıza girdi. Herhangi bir banka kullanmadan temel bankacılık işlemlerini yapmaya olanak tanıyan Paycell gibi yenilikçi platformlar bu ihtiyacı karşılayacak şekilde büyümeye devam edecek. Hem günlük yaşamda hem de e-ticaret tarafında ödeme sistemlerinin hızla dijitalleşmesi bu alanda çok büyük fırsatların bizi beklediğini gösteriyor. Bankacılık sistemine dahil olmayan nüfusun yüzde 30’larda, nakit kullanımın ise yüzde 60’larda olduğunu göz önüne alırsak Türkiye’de bu alanda çok önemli bir ihtiyaç olduğu gözüküyor. Paycell ile banka hesabı olsun olmasın herkesin finansal servislere erişimini sağlayarak hayatı kolaylaştırmayı ve Türkiye’nin en büyük ödeme platformu olmayı hedefliyoruz. Paycell’in potansiyeline inanıyoruz ve Türkiye’den çıkacak bir sonraki unicorn marka olması için var gücümüzle çalışıyoruz.

Dijital stratejiyi şirketimizin kurumsal stratejisi ile bütünleştirerek yeni iş modelleri geliştirmenin; dijitalleştirilmiş ürün ve hizmetlerimizi başarıyla sunmanın yanı sıra, Turkcell Finans olarak iç operasyonlarımızı da dijitalleştirme ve yeni nesil teknolojiler ile altyapımızı güçlendirme konusunda önemli girişimlerde bulunuyoruz. Dijitalleşme, verinin hızla büyümesi, değişken risk ortamı ve giderek daha fazla bilgiye ihtiyaç duyan paydaşların yönetimi; Finans fonksiyonlarının içinde bulundukları kuralları değiştiriyor. Yıkıcı teknolojilerle strateji ve büyümenin sürekli değişken olacağı çevrelerde hızla hareket edebilmek ve hızlı adaptasyon çok büyük önem kazanmış durumda. İçinde bulunduğumuz dönüşüm çağı ile birlikte Finans fonksiyonunun değer yaratma şekli ve rolü de değişiyor. Bu bağlamda, Turkcell Finans olarak daha çevik, inisiyatifler hayata geçiren, stratejist şapkamızı öne çıkaracak “İnovasyon ve Değer Odaklı Finans Fonksiyonu” vizyonumuzu hayata geçirdik.

Geleceğin Finans’ını tasarlarken, dönüşüm sürecinde doğru sonuçları elde etmek için yalnızca teknolojiye değil, Finans fonksiyonunun etkinlik ve verimliliğini arttırmayı hedefleyen işleyiş modelinin tüm bileşenlerine odaklandık. İçinde yeni nesil ERPler, yeni nesil teknolojiler barındıran teknoloji ile uyumlandırılmış yeni yetkinlikleri içeren etkili bir organizasyon yapısına geçiş yaptık. Yeni nesil teknolojimiz ile operasyonlarımızı daha modern, merkezi bir mimariye taşıyoruz, bu sayede çevik Finans için en önemli dönüşüm aracını hayata geçirmiş olacağız.

Turkcell’in özel finansal çözümler sunduğunu biliyoruz, bunlardan biraz bahseder misiniz?

Müşterilerimizin teknolojik ürünlere erişimini kolaylaştırmak için 2016 yılında Turkcell Finansman A.Ş.’yi kurduk. Financell markasıyla hizmet veren bu şirketimizle nakit kullanmadan ve bankacılık sistemine dahil olmaya gerek olmadan en son teknolojik ürünlere herkesin erişebilmesine yardımcı olmayı hedefledik. Örneğin, ev interneti abonelerimiz akıllı telefon ya da tablet gibi teknolojik ürün alışverişlerinde Financell’in taksit avantajlarından faydalanabiliyorlar. Özellikle pandemi sürecinde çok yoğun ilgi gören ve kullanıcı sayısı 550 bini aşan Superbox cihazımıza da yine Financell ile 24 ay taksitli bir şekilde erişilebiliyor. Faturasız hat sahibi müşterilerimiz de Turkcell Mağazaları’ndan akıllı telefon satın alırken Financell ile taksitlendirebiliyorlar.

Financell ile sadece bireysel müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor, KOBİ’lerimizin dijital dönüşümüne de destek sağlıyoruz. KOBİ’lerimize akıllı telefon, tablet, bilgisayar gibi ekipmanlarından kullandıkları yazılımların finansmanına kadar ihtiyaç duydukları her türlü desteği veriyoruz. Kuruluşundan bugüne kadar 11 milyondan fazla kredi verdiğimiz Financell ile hem bireysel müşterilerimizin teknolojiye erişimini kolaylaştırmaya hem de KOBİ’lerimizin dijitalleşme yolculuğunda onlara destek olmaya devam edeceğiz.

Yeni nesil teknolojilerin tech-fin dünyasındaki etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle 5G teknolojisi de finans alanı için heyecan verici gibi görünüyor…

Turkcell olarak yapay zeka ve nesnelerin interneti gibi geleceği şekillendirecek yeni nesil teknolojilere yatırım yapmaya devam ediyoruz. Bu alanlarda ilerleyen ülkelerin global anlamda daha etkin olacağını da göz önünde bulundurursak, yaptığımız çalışmaların sadece Turkcell’e değil Türkiye’ye de değer katacağına inanıyoruz. 1.300’e yakın Ar-Ge mühendisimizle Endüstri 4.0 kapsamında birçok teknolojiyi kullanarak dijitalleşmeyi bir adım öteye taşıyoruz. Yapay zeka ve görüntü işleme alanlarında geliştirdiğimiz çözümleri halihazırda kendi şirketimizde kullanmaya başladık. Örneğin, yapay zeka destekli yüz tanıma teknolojisini Paycell ile entegre ederek yemekhanemizdeki ödemelerde kullanıma açtık. Yapay zeka kullanılarak farklılaştırılmış pek çok yeni müşteri deneyimi uygulamasını tech-fin dünyasında görmeye başlayacağız. 5G’nin kullanıma geçmesiyle günlük hayatımızı doğrudan etkileyecek pek çok değişimi hızlı bir şekilde yaşayacağız. Bunu en çok alışveriş deneyimlerimizde ve ödeme servislerinde hissedeceğiz. Nakit paraya, karta hatta bir cihaza bile dokunmadan tüm alışveriş sürecini tamamlamak ileride sıradan bir işlem olacak.

Kısa bir süre önce Paycell Android POS, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığınca tescillendi. Bununla birlikte neler değişti? Şirketlere ne tür ayrıcalıkları sunuyorsunuz? 2021 yılında bunun gibi yenilikçi çözümler devam edecek mi?

Şirketlerin iş süreçlerini kolaylaştıran, verimliliklerini artıran ve aynı zamanda da maliyetlerini azaltan çözümlerimizi hayata geçirmeye devam ediyoruz. Paycell Android POS cihazı ödeme alan ileri nesil bir cihaz olmanın ötesinde şirketlerimizin farklı ihtiyaçlarına uygun çözümleri tek bir noktadan sunmasıyla öne çıkıyor. Büyük ölçekli şirketler Paycell Android POS üzerinde kendi ihtiyaçlarına yönelik özelleştirilmiş uygulamaları kolay bir şekilde geliştirebilirken, küçük ölçekli iş yerleri de Paycell Android market üzerinden stok yönetimi, raporlama, kampanya ve iletişim yönetimi gibi uygulamaları indirerek kullanabiliyor.

KOBİ’lerimiz ihtiyaçlarını bu platform üzerinden karşılayarak maliyetlerini önemli ölçüde azaltıyor olacak. Maliyetlerin yanı sıra, pandemi döneminde önemi artan temassız ödeme konusunda ise Paycell Android POS’ta QR tabanlı ödeme deneyimi sunuyoruz. Paycell Android POS kullanan üye iş yerleri nakit, banka kartı, kredi kartı, yemek kartı ve QR kod ile ödemeleri destekleyen Paycell Android POS ile e-fatura keserek anında müşterilerine iletebiliyor. Güçlü altyapımız üzerinden sunduğumuz Paycell Android POS cihazının Vergi Usul Kanunu 507 numaralı tebliğine uygun ilk POS cihazı olarak tescillenmesinden büyük mutluluk duyuyoruz. Yenilikçi çözümlerimizle üye iş yerlerimizin ve müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.

Son olarak, bu yılki planlarınızı da öğrenmek isteriz, ajandanızda neler var?

Pandeminin, tech-fin devrini 10 sene erkene aldığını düşünüyoruz. Türkiye’nin bir sonraki unicorn’unun bu alandan çıkması kuvvetle muhtemel. İşte tam bu noktada Paycell yatırımımız çok kıymetli bir yerde duruyor. Paycell ile hedefimiz banka hesabı olsun olmasın, herkesin finansal servislere erişimini sağlayarak, müşterilerimizin ve üye işyerlerimizin hayatlarını kolaylaştırarak Türkiye’nin en büyük ödeme ve finansal servisler platformu olmak.

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up