IoT - NESNELERİN İNTERNETİMakaleler

Liderlerden Görüşler

0

Akıllı üretim ilkelerini iş süreçlerine dahil etmek elbette bazı zorlukları da beraberinde getiriyor ancak doğru dijital dönüşümü gerçekleştirmek için öncelikle uygun altyapıyı oluşturmak şart. Öte yandan, GenAI da üretim sektöründe önemli bir rol oynayarak verimliliği artırabilir ve yeni fırsatlar yaratıyor: Süreçlerin bütünleştirilmesi, veri analitiği, ve ölçeklenebilir teknolojik altyapı gibi unsurlarla, şirketlerin iş süreçlerini optimize etmesine ve rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı oluyor. Üretim sektörünün teknoloji liderleri ise akıllı üretim stratejilerini ve 2024 beklentilerini anlatıyor…

“Üretken yapay zeka, üretim sektöründe kurumsal hafızanın devamlılığına hizmet edecek”

Mesut Can – AGT BT Altyapı ve Dijital Endüstri Müdürü

Ahşabı tutku ve teknoloji ile şekillendiren, hayata değer katan, parke ve mobilya bileşenleri sektöründe dünyanın önde gelen üreticilerinden AGT’de MDF, parke, panel, profil ve süpürgelik ürünlerimizi üretirken sektöre yön veren teknolojileri kullanıyoruz. AGT, “Ahşabı Geliştiren Teknoloji” demek.

Akıllı üretim teknolojilerini sürdürülebilir, kaliteli ve verimli üretim için kullandığımız üretim tesislerimizi SCADA sistemleriyle yönetiyoruz. Görüntü işleme teknolojileriyle kalite problemlerini tespit ediyoruz. Endüstriyel nesnelerin interneti teknolojilerini kullanarak binlerce sensörden aldığımız verileri analiz ediyor, üretimi ve ürünü izliyoruz. Yatay entegrasyon ile üretim verilerini iş süreçlerinde kullanıyoruz.

Dördüncü sanayi devriminin dijitalleşme başlıklarından biri olan üretken yapay zekanın (GenAI) kullanım senaryoları günümüzde çokça tartışılıyor. Üretken yapay zeka, makine öğrenimiyle elde ettiği bilgileri kullanarak görsel ve işitsel girdilere göre yine görsel ve işitsel çıktılar oluşturabiliyor. Üretken yapay zeka üretim sektöründe kurumsal hafızanın devamlılığına, çalışan eğitimine ve müşteri deneyiminin iyileştirmesine hizmet edecek. Bakım ekipleri taşınabilir akıllı cihazlarıyla arızalı ekipmanın görüntülerini şirket içi üretken yapay zeka sistemine iletecekler ve ekipmanın bakım geçmişi, ekipmana ait sensör verilerinin analizi, muhtemel arıza sebepleri ve çözüm yöntemleri gibi rafine verilere hızla ulaşabilecekler. Çalışanlar kurumsal uygulamalarla ilgili sorularını üretken yapay zekaya sorup anında yanıt alacaklar. Müşteriler satın aldıkları ürünlere özel sorularının kişiye özel yanıtlarını alabilecek ve geri bildirimlerini iletebilecekler.

“Dijital dönüşüm yönünü belirlemek için dijital olgunluk ölçümü yapılmalı”

Dijital dönüşüm, iş yapış biçimimizi iyileştiren ve geliştiren güçlü araçlar bütünü. Akıllı üretim, üretim sektörü için dönüşüm yol haritası sunuyor. Buna karşın liderler dijital dönüşümü amaç olarak yorumlayabiliyorlar. Genel kabul görmüş kullanım senaryolarını kendi süreçlerinin gerekliliklerini ve kazanımlarını yeteri kadar irdelemeden uygulamaya çalışabiliyorlar. Doğru adreslenmemiş dönüşüm projeleri doğuştan başarısız olma potansiyeli barındırıyor. Bununla birlikte, liderden teknik yakaya kadar dönüşümün sahiplenilmesi kritik. Kazanımlar iyi anlatıldığında tüm taraflar dönüşümü içselleştirecek ve proje başarısı için emek sarf edecektir. Doğru dönüşüm projeleri belirlenirken iş gereklilikleri, süreçlere harcanan emek ve karanlıkta kalan noktalar iyi analiz edilmeli. Görmezsek ölçemeyiz, yönetemeyiz, öngöremeyiz. Dönüşüm projelerimiz üretim ve ürün izlenebilirliğini, verimliliği ve sürdürülebilirliği artırmaya hizmet etmeli. Şirketler dijital dönüşüm yol haritalarını şekillendirirken halihazırda hangi noktada olduklarını öğrenmek ve yönlerini belirlemek için dijital olgunluk ölçümü yöntemlerini kullanmalılar.

“Operasyonel teknolojilerle bilgi teknolojileri arasındaki sınırlar azalmaya devam edecek”

Sürdürülebilirlik, şirketlerin dönüşüm yolculuğunda önemli bir yeri hak ediyor. Geleceğin dünyasında zararlı gazların salınımı başta olmak üzere sürdürülebilirliğe engel konuları bertaraf edememiş şirketler yer bulamayacak. Avrupa Birliği’ne ürün ihraç eden şirketler başta olmak üzere ürün bazlı karbon ayak izi raporu gibi regülasyonlar kapımızda. İkiz dönüşüm kavramı bu noktada ortaya çıkıyor; dijital ve yeşil dönüşümün birlikteliği.

2024’te üretim sektöründe öne çıkacak bazı teknolojiler ve dönüşüm trendleri ise şunlar olacak:

  • İzlenebilirliği artırmak üzere üretim verisinin işlenmesi için bulut teknolojilerin kullanımı artacak. Bulutun işleme gücünü kullanan öngörü analitiği liderlerin karar süreçlerini kolaylaştıracak.
  • Operasyonel teknolojilerle bilgi teknolojileri arasındaki sınırlar azalmaya devam edecek. BT – OT yakınsaması, verinin dijitalleşmesi için kilit rolde.
  • Otomasyon katmanına erişim, güvenlik risklerini de yanında getiriyor. Otomasyon siber güvenliği hiç olmadığı kadar önemli. Endüstriyel ağlara özel siber güvenlik çözümlerini daha çok konuşacağız.
  • Akıllı bakım teknolojileriyle öngörü analitiğine dayalı kestirimci bakım süreçleri üretim verimliliğini ve sürekliliğini artıracak.
  • Yapay zeka, makine öğrenimi, nesnelerin interneti, veri analitiği ve doğal dil işleme gibi anahtar kavramları otomasyon süreçlerinde birleştiren hiper otomasyon teknolojilerini daha çok duyacağız.

“MES, AR ve VR teknolojileriyle süreçlerimizi optimize etmek istiyoruz”

İsmail Koyuncu – BMC Otomotiv BT Müdürü

Akıllı üretim stratejilerimiz kapsamında, tedariği sağlanan veya üretimi tamamlanan malzemelerin fonksiyonel testlerine girmeden önce tasarım ve kullanım simülasyonları ile kalite sonuçlarını aldığımız bir AI uygulaması kullanıyoruz. İş gücü, daha yüksek oranlı sonuç tespiti ve maliyet anlamında hissedilir katkılar alıyoruz. Özellikle iş gücü ve görsel kontrol süreçlerinin otomasyonu hem kalite hem de maliyet dolayısı ile verimlilik anlamında firmalara kabul edilebilir katkılar sağlayacaktır diye düşünüyorum. 

Akıllı üretim ilkelerini iş süreçlerine entegre etmede ve doğru bir dijital dönüşüm yolculuğunda elbette bazı zorluklarla karşılaşabiliyoruz. Öncelikle yönetim desteği ve yatırım maliyetleri ilk zorluk olarak karşımıza çıkabiliyor. Bunlara ek olarak, sürecin içinde olan kullanıcı profillerinin de değişim direnci ve eğitim konusu zorlayıcı ikinci bir etken başlığı olarak sayılabilir. Son olarak da kullanılacak uygulamanın mevcut ERP veya üretim sistemleri ile entegrasyonu, doğru teknik desteğin alınması gibi konularda karşımıza çıkan zorluklar olarak ifade edilebilir.

2024 yılı ve sonrasında ise özellikle üretim alanlarında ve sahadaki araç bakım süreçlerimizde MES, AR ve VR teknolojilerini kullanarak üretim, planlama, bakım-onarım ve destek süreçlerimizi optimize etmek istiyoruz. Bu yönde kullanılan teknolojiler konusunda temaslarımızı yoğunlaştırdığımız bir yıl olacak gibi görünüyor.

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up