YÖN VEREN LİDERLER

Atıl ürün yönetiminde teknolojinin gücü

0

Fazla Gıda Kurucu Ortağı & CEO’su Olcay Silahlı: Teknoloji ile birlikte ürünlerin durumunu gerçek zamanlı şekilde takip ederek yaşanacak değişiklikleri tespit edebiliyor, geleneksel yöntemlere kıyasla hızlı aksiyon alma fırsatı sunuyoruz.

Üniversite hayatına Kara Harp Okulu’nda başlayan Olcay Silahlı, sonrasında küresel problemler karşısında sosyal etkisi olan çözümler geliştirebilmeyi öğrenebileceği bir alana geçme isteğiyle, öğrenimine İTÜ İşletme Mühendisliği bölümünde devam etti. Mezuniyetinin ardından Deloitte’da İş Analisti olarak iş hayatına atılan Silahlı, burada geçen 1,5 yılın ardından Unilever’de kariyerini sürdürdü. 

“Burada geçirdiğim zaman boyunca sosyal sorumluluk projelerini ve kurum içi gıda atığı farkındalık kampanyalarını yönetmek benim için dönüştürücü deneyimlerdi. Bu projeler sırasında henüz çocukken tanık olduğum gıda israfı konusu zihnimde yeniden hayat buldu diyebilirim.” sözleriyle yolculuğunu anlatan Olcay Silahlı, pazarlama stratejisi ve marka geliştirme alanlarına odaklandığı ve çeşitli sosyal sorumluluk projeleri yöneterek kariyer basamaklarını çıktığı 6 yıllık kurumsal deneyiminde, delege edildiği One Young World Summit’in kendisi için bir dönüm noktası olduğunu belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Düzenlenen zirvede dünyanın dört bir yanından gelen girişimciler küresel fayda yaratan girişimlerinden bahsederken Türkiye’den bir örnek görememiş olmak beni derinden etkiledi. Zirve sonrası sosyal bir girişim kurma tutkusuyla Türkiye’ye döndüm ve dünyadaki en öncelikli problemlerden biri olan gıdaya erişim konusuna odaklanarak gıda israfını ve gıda israfı kaynaklı karbon salınımını azaltma misyonuyla ortağım Arda Eren ile Fazla Gıda’yı kurdum. Geriye dönüp baktığımda, bugün UNDP tarafından dünyada desteklenen 9 girişimden tek Türk ve gıda odaklı girişim olan Fazla Gıda’nın kurucusu olmak gerçekten gurur verici.”

Atık yönetiminde teknolojinin rolünden girişimcilik ekosistemine kadar keyifli bir söyleşi yaptığımız Olcay Silahlı, Fazla Gıda’nın ortaya çıkış hikayesi ile sözlerine başladı…

75 bin tondan fazla karbon salınımı engellendi

Fazla Gıda, 2016 yılında ortağım Arda Eren ile kurduğumuz, teknoloji tabanlı bütüncül atık yönetimi çözümleri üreten bir sosyal girişim. Şirketi kurarken üstlendiğimiz misyonlar arasında öncelikli olarak dünya adına etki odaklı çalışırken bunu sürdürülebilir bir iş modeli haline getirmek ve bu alanda gençlere örnek olmak vardı. 

B2B pazarda, 5 senedir sağladığımız teknolojik altyapı ile Türkiye’nin ve dünyanın en büyük üretici, distribütör, perakende, toptan ve e-ticaret pazaryeri markalarına ellerindeki fazla ürünlerini en yüksek finansal, çevresel ve sosyal fayda ile değerlendirme imkanı sağlıyoruz. Özetle fazladan fayda yaratıyoruz.  

Fazla Gıda olarak, 2017 yılından bu yana yürüttüğümüz operasyonlar ile 30 bin ton gıdayı kurtardık. Bu sayede 75 bin tondan fazla karbon salınımını engellemiş olduk. Kurtardığımız gıdaların bir kısmını Gıda Kurtarma Derneği ile omuz omuza yürüttüğümüz bağış operasyonlarımız aracılığıyla düzenli olarak 1 milyon 100 binin üzerinde ihtiyaç sahibine ulaştırdık. İnsan tüketimi için uygun olmayan ürünlerin ise platformumuz aracılığıyla hayvan yemi üretiminde değerlendirilmesi ya da biyogaz tesislerinde elektrik enerjine dönüştürülerek döngüsel ekonomiye katkı sağlaması için çalışıyoruz. Kısacası, atıl ürünler ne durumda olursa olsun, bu ürünlerin geri kazanımı için uygun olan çözümü sunabilen bir ekosistem yönetiyoruz.    

Her start-up’ta olduğu gibi, bizim için de ilk dönüm noktası yolun başındayken ürün-pazar uyuşmasını yakalamak oldu. 2017 yılında ilk operasyonlarımıza bağış işiyle başladık ve o zaman Türkiye için yeni olan bir konsepti teknolojik bir altyapı sunarak ilk iş ortaklarımızda denedik. Sistemi ayağa kaldırmak, ilk iş ortaklarında hayata geçmesini sağlamak, eğitimleri vermek, ilk bağış operasyonlarının başarıyla tamamlandığını ve ihtiyaç sahiplerine ulaşabildiğimizi görmek bizim bu işe daha da fazla inanmamızı ve dört elle sarılmamızı sağladı. Bugün geldiğimiz noktada 100.000’inci bağış operasyonumuzu tamamlamış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.  

Diğer taraftan, pandemi dönemi de bizim için başka bir dönüm noktası oldu diyebiliriz; evlere kapandığımız ve hayatın belirsiz bir şekilde nerdeyse durduğu o dönemde Fazla Gıda olarak, bizler inovatif yatırımlar için hızla aksiyon aldık. Pandeminin ilk yılında geliştirmelerini tamamladığımız üç ürünümüz Akıllı Tartı Sistemi, FAZLA Uygulaması ve Fazla Gıda Market için 2021 yılında ilk adımları attık. Ürünleri kullanıcıları ile bir araya getirerek ilk testlerini tamamladık, ürün-market uyumunu kontrol ederek gelişim alanlarını tespit ettik.  

Bugün Akıllı Tartı Sistemi SENSA-T’nin büyük markaların mutfaklarında yer aldığına, FAZLA Uygulaması’nın En Yenilikçi Gıda Atık Azaltma/Değerlendirme Ödülü’nü kazanmış olmasına ve Fazla Gıda Market üzerinden yüzlerce ürünün ekonomiye geri kazandırıldığına şahit olmak gurur verici.  

Üçüncü dönüm noktası olarak da gıda dışı dikeylerde de inovatif çözümler geliştirmeye başladığımız dönemi gösterebilirim. İş ortaklarının gıda israfı kaynaklı karbon salınımını %50 oranında azaltmayı hedefleyen bir girişimken 2021 yılında tekstilden ambalaja, elektronikten kimyasala farklı dikeylerde de atıl ürünlerin geri kazanımı için çözümler geliştirmeye başladık. Gıda alanındaki uzmanlığımızı her geçen gün geliştirirken farklı alanlara da açılıyor ve etki alanımızı hızla genişletiyoruz. 

Uçtan uca teknolojik bir bakış açısı ile hizmet veren Fazla Gıda, hem çevreye hem de kurumlara fayda sağlayan akıllı çözümler sunuyor. Bu çözümleri detaylandırır mısınız?

Fazla Gıda olarak yola çıkarken gıda israfıyla mücadelenin sadece devletin görevi olmadığını, özel sektörün de bu konuda katkı sağlayabileceğini hatta sağlaması gerektiğini düşünerek şirketimizi kurduk. Söz konusu Dünya olduğunda firmalara çok önemli sorumluluklar düşüyor. Her firma, yaptıkları iş ne olursa olsun, artık doğaya etkilerini gözetmek ve minimize etmek zorunda. Aksi takdirde etkilerini Dünya’nın dört bir yanında sert bir şekilde gözlemlediğimiz iklim krizi geri dönülemez bir hal alacak. Küresel anlamda yaşadığımız bu krizi göz önüne aldığımızda acilen harekete geçilmesi gerektiğinin farkındayız. Bu noktada, teknolojinin gücünden yararlanıyor olmanın atıl ürün yönetimi konusundaki adaptasyonu gözle görülür şekilde hızlandırdığını da biliyoruz. Teknoloji ile birlikte ürünlerin durumunu gerçek zamanlı şekilde takip ederek yaşanacak değişiklikleri tespit edebiliyor, geleneksel yöntemlere kıyasla hızlı aksiyon alma fırsatı sunuyoruz. Özellikle gıda gibi kolay ve çabuk bozulabilecek ürünleri ele aldığımızda zamana karşı yarışırken teknolojiden güç almak oldukça önemli bir hale geliyor. 

Hıza ek olarak, operasyonel süreçlere ait tüm evrakları ve akışı atık yönetim platformumuzda arşivleyerek ulaşılabilir ve takip edilebilir bir sistem sağlıyoruz. Prosedürel evraklara ek olarak teknolojik altyapımızın süreçlere dair tuttuğu veriler ve yaptığı okumalar sayesinde iş ortaklarımıza Gıda Kazanımı Hiyerarşisi’nin de ilk basamağı olan Kaynağında Azaltım çerçevesinde içgörü sunabiliyor, atıl ürün yönetimi konusunda akılcı çözümler sağlayabiliyoruz.  

Nesnelerin İnterneti (IoT) çözümlerimiz ile Kaynağında Azaltım önergesi doğrultusunda ürün geliştirmeye devam ediyoruz. Akıllı Tartı Sistemimiz SENSA-T, otel ve yemekhane mutfaklarında atığın hangi aşamada ve miktarda oluştuğuna dair ilgili ölçümleri otomatik olarak yapıyor. Kaydedilen veriler ışığında çöpe giden gıdaların çeşidi ve miktarı ölçülerek yönetilebilir hale geliyor ve azaltıcı aksiyonlar alınabiliyor. Böylece HoReCa işletmeleri israfı önlerken çöpe attıkları paraya da ‘dur’ diyebiliyor. Bu alanda geliştirdiğimiz diğer bir çözüm olan Soğuk Zincir Takip Sistemimiz SENSA-S ise soğuk zincir endüstrisindeki ürünlerin gerçek zamanlı lokasyon, sıcaklık ve nem gibi verilerini takip ederek kritik anlık raporlama ve uyarı sistemi sunuyor, israf oluşumunu önlemek için çalışıyor. 

Daha önce de bahsettiğim B2B alanda ikincil pazaryeri konumunda olan Fazla Gıda Market ürünümüz çeşitli sebepler ile standart satış kanallarında satılamamış ürünlerin yeni kullanıcılar bulmasını sağlayan bir platform. Markalar bir sebeple raflarından çektiği ya da belirlenen zaman dilimi içinde satışa dönüşmeyen ürünlerini platformumuz aracılığıyla hızla tüketebilecek markalarla buluşturarak gıdanın en yüksek değer ile geri kazanımını sağlıyor. 

B2B kanalda yarattığımız etkiye ve geliştirdiğimiz çözümlere ek olarak 2021 yılı ile birlikte FAZLA Uygulamasını kullanıcılarıyla buluşturduk ve B2C kanala da açıldık. FAZLA; kafe, restoran, pastane, fırın, mezeci, market, manav ve şarküteri gibi gıda işletmelerinin elde kalma riski bulunan, Tavsiye Edilen Kullanma Tarihi ya da Son Tüketim Tarihi yaklaşan fakat satışa dönüşmeyen ürünlerini en az %50 indirimli şekilde sürpriz kutularda tüketiciler ile buluşturmasını sağlayan bir gıda kurtarma hareketi. Bu harekette yer almak isteyen işletmeler ekibimizin desteğiyle 5 dakikadan kısa sürede portal kaydını ücretsiz şekilde gerçekleştiriyor. Kayıt sonrası, menülerinde bulunan ürün tiplerine göre sürpriz kutularını hazırlayan işletmeler mekanın trafiğine ve akışına göre tüketiciler için bir de gel-al saati belirliyor. Bu adımlar tamamlandıktan sonra uygulama üzerinde ilanlarını listeleyerek lezzetli ürünlerini tüketici ile buluşturma imkanı bulan işletmeler, aksi halde israf olacak ürünleri üzerinden ek bir gelir kapısı bulmuş oluyor.

Bunlara ek olarak, FAZLA bizim için bir üründen ziyade sürdürülebilir yaşama dair tüketiciler ile konuştuğumuz, uzmanlığımızı paylaşarak farkındalığı artırdığımız bir platform. Instagram hesabımız üzerinden atıksız yaşam ile ilgili ipuçlarını paylaşıyor, günlük hayatta kullandığımız ürünlerin sürdürülebilir alternatiflerine yer veriyoruz. İsraf ile mücadele alanında bütüncül ve kültürel bir değişim yaratmak için çalışıyoruz.  

Girişimcilik üzerine de konuşalım… Bu yolculukta size motivasyon sağlayan faktörler nelerdi? Öte yandan, takım çalışması da elbette başarıyı getiren kilit bir nokta. Peki bir girişimci olarak, doğru ekip kurmanın arkasında nasıl bir stratejiden söz edersiniz?

Daha önce de bahsettiğim gibi küresel iklim krizi dünyanın dört bir yanında bulunan, her kesimden insanı derinden etkilerken Türkiye’de bu alanda atılmış somut bir adım görmemiş olmak benim en temel motivasyonum oldu diyebilirim. Kurum ve kişi farketmeksizin herkesin elini taşın altına koyması gereken bir problemden bahsederken yarattığımız etkiyi ölçümleyebilmek ve verimlilik odaklı çalışmalarımızı yönetmek oldukça önemli. Her zaman söylediğim bir şey vardır; para her zaman kazanılır fakat üzerinde yaşadığımız ve tüm ihtiyaçlarımızı kendisinden karşıladığımız Dünya’yı kurtaramazsak kazandığımız paranın hiçbir önemi olmaz. Bugün önemli olan nokta Dünya’nın iyiliği için etki odaklı işler yapıyor olmak ve bunu sürdürülebilir bir iş modeline dönüştürebilmek, bu sayede etkinin ve verimliliğin devamlılığı mümkün olacaktır. 

Doğru ekibi kurma konusuna gelecek olursak, buradaki en kritik nokta belli zaman aralıkları içinde girişimin ihtiyaç duyduğu ekip modelini tespit etmek ve gerekli kurguyu bu ihtiyaç etrafında gerçekleştirmek. Girişim; özü gereği durmaksızın değişen, dinamik bir yapıya sahipken ekip kurma stratejisinin aynı kaldığı düşünülemez. 3 ila 6 aylık döngülerde şirketin hangi aşamada bulunduğunu göz önüne alarak gerekli işe alım stratejilerini belirliyoruz. Buradaki en temel kriterlerden biri kültürel olarak bu devamlı öğrenme ve gelişme dinamizmine adapte olabilecek ekip arkadaşları bulmak, bulunduğu departmanı ya da genel anlamda şirketi geliştirip büyüten bir ekip üyesinin kendi özelinde de bu gelişim fırsatını değerlendirmesi oldukça önemli. Doğru ekibi kurmak ve daha da önemlisi korumak konusunda bu değişim kültürüne sahip olmak bizler için çok kritik.  

Buna ek olarak, tüm ekibin aynı misyona inanması başarı için kilit noktalardan biri diyebilirim; bulunduğu pozisyon, tecrübesi ya da sahip olduğu kaynaklar ne olursa olsun bir fark yaratmaya çalışan, karşılaştığı problemi kalpten dert edip çözmek için varını yoğunu ortaya koyan bir ekip ile başaramayacağınız şey yok.  

Sunduğunuz çözümlere yakın ve orta vadede yenileri eklenecek mi? Yıl sonuna kadar gerçekleştirmek istediğiniz hedefler neler olacak?

FAZLA ile şu an İstanbul çapında, on binlerce kullanıcımız ve yüzlerce işletmemiz ile gıda kurtarma hareketinde birlikte yer alıyoruz. Yeni işletmeler ve birbirinden lezzetli sürpriz kutuları, tüketicilerimizin desteği ve uygulamada yaptığımız geliştirmeler ile 2022 yılında hem İstanbul hem de İstanbul dışında, herkes için #fazlaiyi hareketini büyütmeye devam edeceğiz.  

Fazla Gıda için konuşacak olursak fazlayı faydaya çeviren ekip olarak kurtardığımız ürünlerin en yüksek ekonomik, çevresel ve sosyal değeri ile geri kazanımını sağlamaya ve döngüsel ekonomiye katkıda bulunmaya bu yıl da güçlenerek devam edeceğiz. 

Son 5 yıla baktığımızda Türkiye’nin dört bir yanında, tam 48 farklı şehirde, yapılan operasyonlarla 30 bin tondan fazla gıdayı çöpe gitmekten kurtardık ve bu sayede 75 bin ton karbon salınımını da engellenmiş olduk. 2021 yılında hedeflerimizi %100 tutturarak 3 kat büyüme kaydetmiştik. 2022’de bu büyümeye daha büyük bir ivme kazandırarak 7 kat büyümeyi hedefliyoruz. 

Yine geçtiğimiz yıl, gıda alanındaki uzmanlığımızı geliştirmeye devam ederken gıda dışı alana da açıldığımız ve elektronikten kimyasala tekstilden ambalaja gıda dışındaki tüm dikeylerde fazlayı faydaya çevirmek için çözümler geliştirdiğimiz bir yıl oldu. 2022 yılında da gıda ve gıda dışı tüm dikeylerde bulunan atıl ürünlere talip olduğumuzu, israf ile bütüncül şekilde mücadele vermeye devam edeceğimizi söyleyebilirim.  

2020 yılından bu yana inovatif çözümler geliştirmek adına yaptığımız yatırımlara önümüzdeki 3 yıl boyunca devam ederek tüm dikeylerdeki atıl ürünlerin geri kazanımı için yeni ürünler geliştirmeye de devam edeceğiz. 2022 yılında Avrupa’ya açılmanın heyecanını ve gururunu da yaşayacağımızı paylaşmak isterim. 

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up