Yeni nesil teknolojileri kullanarak Türkiye’de dijital hastaneciliğe yön veriyoruz 

Hayata geçirdikleri yapay zeka karar destek sistemleri ve pilot aşamada olan bankosuz hastane gibi son teknoloji projelerin Türkiye’de dijital hastaneciliğin öncü uygulamaları olduğunu söyleyen MLP Care CIO’su Gürkan Cağlıoğlu, “Amacımız; sağlık hizmet sunumunda dijital teknolojilerin yardımı ile hasta lehine sürekli gelişen yeni bir döneme öncülük etmek.” dedi.

Kocaeli Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği bölümünden mezun olan Gürkan Cağlıoğlu, London School of Business’da ve İTÜ’de MBA programlarını tamamladı. Profesyonel hayatına 2000 yılında Hewlett Packard Türkiye Ofisi’nde “Yazılım Mühendisi” göreviyle başlayan Cağlıoğlu, 2005 itibarıyla TUI Robinson Club otellerinde “BT Müdürü”, 2008 yılından itibaren Amerikan Hastanesi, Koç Üniversitesi ve bağlı sağlık kuruluşlarında “BT ve Dijital Dönüşüm Direktörü” görevlerini 2019 yılına kadar sürdürdü. 2019 yılından beridir de Medical Park ve Liv Hospital markaları ile sağlık hizmet sunumu yapan hastaneler grubu MLP Care’ın Bilgi Sistemleri, Dijital Dönüşüm ve Ar-Ge birimlerinden sorumlu Koordinatör ve İcra Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor.

Gürkan Cağlıoğlu ile MLP Care’ın teknoloji odağı, sağlık sektöründe yeni nesil teknolojileri ve akıllı sağlık ekosistemi üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik…

“Yeni nesil teknolojiler sayesinde kesintisiz ve ölçeklenebilir BT altyapılarına sahibiz”

Gürkan Cağlıoğlu ile sohbetimize MLP Care’ın son dönemdeki teknoloji yatırımları ile başladık. Kurum içerisindeki dijital dönüşüme yönelik atılan adımları anlatan Cağlıoğlu, bu girişimlerden elde ettikleri çıktıları da şu sözlerle paylaştı:

“MLP Care olarak sağlık hizmeti sunumunda en güncel teknolojileri kullanma stratejimiz doğrultusunda yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Güncel teknolojileri önceliklendirmemizin sebebi, hem hasta ve yakınlarının randevudan taburculuğa olan yolculuklarına pek çok noktada dokunarak süreci kolaylaştırarak ve hızlandırarak fayda sağlamak hem operasyonel verimliliğimizi artırmak hem de sürdürülebilirlik noktasında sorumlu bir kurum olarak davranmak…

Dijital dönüşüm programımız kapsamında birçok yeni teknoloji üzerine kurulu uygulamaları son dönemde hayata geçirdik. Bazılarına değinecek olursak bunlar; bulut tabanlı çalışan altyapılar ve uygulamalar, nesnelerin interneti, RPA, blockchain destekli mikro servis ve API entegrasyon katmanları, yapay zeka destekli görüntü işleme, veri analizi, dağıtık karar ağacı ve makine öğrenmesi, giyilebilir cihazlar ve fintech çözümleri ile entegre mobil uygulamalar.

Bu teknolojilerin uygulamada bize kattıklarına da değinecek olursak; kesintisiz ve ölçeklenebilir BT altyapılarına sahip olduk. Daha fazla medikal cihaz ile entegrasyon sağladık. Yapay zeka ile TÜBİTAK destekli “Meme Lezyon Görüntü İşleme Ar-Ge” projemizi hayata geçirdik. RPA teknolojilerini kullanarak sigorta şirketleri ve benzer paydaşlar ile kişi bağımsız uçtan uca çalışan provizyon ve geri ödeme sistemlerini devreye aldık. Bu sayede ayaktan hasta faturalarımızın büyük kısmında artık RPA kullanıyoruz. Çok daha karmaşık olan yatan hasta faturalama süreçlerinde ise RPA geliştirmelerimizi tamamladık. Grubumuz içerisinde kullanılan stok ve finansal envanterlerde blockchain tabanlı entegrasyon sağlamaya dair projemizi tamamlamak üzereyiz. 

Mutabakat gerektiren tüm süreçlerde blockchain’den faydalanmak istiyoruz. ‘Hangi Branş’ adını verdiğimiz misafirlerimize dağıtık karar ağacı destekli chatbot ile randevu alma sürecinde branş seçimi desteği veriyoruz. Önerilen branşın ardından hastaya en yakın sağlık konumunda olan hastanemiz ve ilk randevu slotunu misafirimize aynı anda gösteriyoruz. Tüm sağlık sonuçlarına mobil uygulamalardan erişim imkanı da getirdik. Beklenen sonucun çıkmasıyla anlık bildirimde bulunuyoruz. 

Pandemi ile birlikte mobil ödemeyi devreye aldık, mobil uygulamalarımız aracılığıyla hem bankoda hem hasta odasında hem de hastane dışından hasta payına ödeme imkanı getirdik. Hasta kimlik doğrulamasını artık pasaport ve yeni nesil kimlik kartları ile mobil uygulamadan yaptırabiliyoruz. Görüntü işleme tabanlı kimlik teknolojilerini uygulamalarımıza entegre ettik. Yakın zamanda devreye aldığımız mobil cüzdan ile dünyada değişen ödeme deneyimini yakalamak ve bunun sağlıkta öncüsü olmayı başardık. Özellikle önemli bir geliri oluşturan sağlık turizmi alanında kendi CRM yazılımımızı geliştirdik. Bu gibi yatırım yaptığımız teknolojileri birçok faydalı hizmet haline getirdik ve getirmeye devam edeceğiz.”

“Tüm RPA sistemlerimizi yönetilebilir hizmet ve kullandığın kadar öde modeline geçirerek teknoloji verimliliği sağlıyoruz”

Yapay zeka ve otomasyon sağlık hizmetlerinde giderek daha fazla yer ediniyor. Gürkan Cağlıoğlu bu teknolojilerin, MLP Care’da hem hasta hem de çalışanlara sağladığı faydalardan bahsetti: 

“Yapay zeka projelerimiz klinik süreçlerde hekimlerimize karar destek imkanı sunmak amacıyla kullanıma alındı. Bunlara ek olarak, verimlilik odaklı makina öğrenmesi tabanında çalışan yapay zeka projelerimiz de mevcut. Hastanelerimizde randevuların tamamlanma olasılığını hesaplama konusunda uluslararası bir patent başvurumuz var. Geçmiş verilerimiz üzerinde tamamladığımız modelleme çalışmalarının sonuçlarını göreceğimiz yeni yapay zeka projelerimiz de devam ediyor.

Otomasyon sistemlerimizi (HBYS) büyük veri ve veri analizi desteği sunması için yeniledik. Bunun üzerine RPA araçlarıyla da iç ve dış birçok sistemi entegre ettik. Otomasyon sistemimizin son hali ile dış kurumlar arasında gidip gelen basılı evrak gönderimini durdurduk ve tamamen süreçlerimizi dijital iş akışına çevirdik. Bugünlerde tüm RPA sistemlerimizi de yönetilebilir hizmet ve kullandığın kadar öde modeline geçirerek teknoloji verimliliği de sağlıyoruz.”

“IoMT, ayaktan sağlık hizmetini ve sağlık sigortacılığını önemli ölçüde etkileyecek”

Tıbbi nesnelerin internetinin (IoMT) kullanımı için kuşkusuz güçlü bir teknolojik ortam şart. MLP Care olarak bu yönde atılan adımları Gürkan Cağlıoğlu şöyle aktardı:

“Hastanelerimizde, ağ erişimi olan tüm medikal cihazlarımız için IoT ortamı kurulumunu tamamladık. Cihazlarımızı anlık veri alabilir ve yönetebilir duruma getirdik. Medikal cihazlarımız yenilendikçe ağ erişimi desteği ile IoT ortamında bulunan cihaz sayısını artırıyoruz.

Sürekli hasta takibi projelerimiz kapsamında popüler olan giyilebilir cihaz üreticileriyle de mobil uygulamalar aracılığıyla internet üzerinden hastaların anlık takip edebilir olmasını sağladık. Bu alanda teknolojiyi yakın takip etmekle beraber ilgili sağlık hizmetlerinin olgunlaşmasını ve hasta finansmanı sağlayan kurumların yaşlı bakımı, evde bakım, kronik hastalık takibi gibi hizmetleri sağlık tüketicileri açısından karşılanır hale getirmesini bekliyoruz.

Bu alanda teknoloji geliştiren inovatif girişimler ile iş birliği kuruyor, Ar-Ge projeleri yürütüyoruz. IoMT’nin ayaktan sağlık hizmetini ve sağlık sigortacılığını önemli ölçüde yeniden şekillendireceğini düşünüyoruz.”

“Dijital ikiz ile salgınlar önceden simüle edilecek”

Gürkan Cağlıoğlu, akıllı sağlık ekosisteminin gelişimi hakkında da önemli bilgiler aktardı. Dijital ikiz ve robotiğin öne çıkacağını söyleyen Cağlıoğlu, bu teknolojiler sayesinde daha öngörülü adımlar atılacağını dile getirdi:

“Sağlık sektörü birçok endüstriden gerçekten çok farklı. Akıllı sağlık ekosistemi için de önemli teknolojiler ‘Dijital İkiz’ ve ‘Otonom Robot’ olacak. Sağlık sektörünün diğer endüstrilerden ayrıştığı noktayı ifade etmek adına şu örneği vermek isterim; sağlık harcamaları Kuzey Amerika’da savunma dahil tüm bütçeleri geçmiş durumda. Dünya’yı durduran, henüz sona ermeyen mevcut salgının ve olası gelecek daha büyük salgınların hesabını yaparsak; laboratuvar ortamında simülasyon yapabilecek Dijital İkiz’ler ve insandan insana geçen bulaşı kesecek, enfekte hastaların bakımında görev alacak ve hastalardan test için örnek alacak robotlara ihtiyaç olacak. Örneğimi daha da somutlaştıracak olursam; tanımlanmış yeni bir virüs ile karşıya olduğumuz durumlarda, bunun etkisini doğru hesaplamak için Dijital İkizler üzerinde hızla etki analizi yapabilir olacağız. Hatta yeni bir aşı geliştirilmesi gereken bir durum olacağını daha salgın büyümeden tahmin edecek ve aşı çalışmalarına başlayabileceğiz. Sonuç olarak, hem virüsün etkisini hesaplama hem de aşı geliştirme sürelerini kısaltabileceğiz. Mevcut teknoloji kullanımıyla bu hesaplamaların kısa sürede yapılamadığına şahit olduk. Dünyanın ilgili en büyük kurumlarının da pandemi başında çok başarılı olmayan tahminlerini hep beraber yaşadık.

Havacılık ve otomotiv sektöründeki otonom gidişata benzer şekilde robotlar tarafından insanlar üzerinde küçük cerrahi işlemlerin yapıldığına dair bir deneyimin çok da uzağında değiliz. Cerrahi işlem yapabilecek medikal robotların eğitimine de başlandığını bu vesile ile aktaralım. Cerrahların kayıt altına alınan mevcut ameliyatları üzerinde görüntü işleme ve makine öğrenimi araçları ile bu alandaki çalışmalar hızla sürüyor.”

“Hedefimiz; hastanede geçirilen tüm zamanın tanı ve tedavi sürecine ayrılması”

Sohbetimizi yakın dönemdeki gündem başlıklarını sorarak tamamladığımız Cağlıoğlu, misafir deneyimine daha fazla odaklanacaklarını belirtti ve ekledi: 

“Özellikle 5G ile artış sağlayacağını düşündüğümüz uzaktan tanı ve tedavi işlemleri için gelişen tüm teknolojileri yakın takip ediyoruz. Sağlık Bakanlığımızın bu alandaki stratejisine uyum sağlamak adına Ar-Ge departmanımızda geliştirdiğimiz tescili tamamlanan ‘Uzaktan Sağlık Bilgi Sistemi’ ile tele sağlık hizmetlerini hastalarımıza sunuyoruz. Bakanlığımızın uzaktan sağlık alanında yayınladığı yönetmelik, ülkemizde bulunan sağlık kuruluşları için önemli bir hedefe işaret ediyor. Bugün ülke olarak, uluslararası alandaki sağlık hizmeti sunumunda sağladığımız başarıyı, gelecekte uzaktan sağlık teknolojileri ile sınır ötesine de taşıyabileceğimizi düşünüyorum.

MLP Care olarak misafir dijital deneyimini artıracağımız projelerimizi test etmeye ve pilot kullanımlara başladık. ‘Bankosuz Hastane’ ismini verdiğimiz deneyim ile misafirlerimizin hastanede geçirdiği tüm zamanı tanı tedavi süreci için kullanmayı hedefliyoruz.”

“Teknolojilerle gelen yeni iş fırsatlarını Turkcell’le değerlendiriyoruz”

Turkcell, bizim en önemli teknoloji sağlayıcımız olmasının çok ötesinde bizim kritik bir iş ortağımız. Teknoloji ile gelen yeni iş fırsatlarını birlikte değerlendiriyor; iç-dış tüm erişimlerimiz, kritik veri merkezlerimiz, bilgi güvenliği ve siber olayları izleme operasyon merkezimiz gibi birçok yönetilen hizmeti de Turkcell’den alıyoruz. Devam eden birçok yeni projede Turkcell’in desteğini yanımıza alarak yola çıkıyoruz. İş uygulamalarınızı ölçeklenebilen mimariler üzerine kurmayı planladığınız an Turkcell kendi kaynaklarıyla bunu uzun yıllardır sahip olduğu deneyim ile sorunsuz sunabilen önemli bir iş ortağımız.