DİJİTAL ŞİRKETLERFİNANS

Gelecekte oluşabilecek ihtiyaçları öngörerek, yarının altyapısını modelliyoruz

0

QNB Finansbank Bilgi Teknolojileri, Operasyon, Kanallar ve İş Geliştirme’den Sorumlu Genel Müdürü Yardımcısı Mehmet Kürşad Demirkol: “QNB Finansbank olarak, sadece bugünün ihtiyaçlarını düşünerek planlama yapmaktan kaçınıyoruz, uzun vadede oluşabilecek ihtiyaçları da öngörerek yarının altyapısını modellemeye çalışıyoruz.”

1991 yılında Üniversite sınavlarında birincilik elde ederek kazandığı Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü’nü yine birincilikle bitiren Mehmet Kürşad Demirkol, 1996 yılında Stanford Üniversitesi’nden yine Elektrik Mühendisliği dalında yüksek lisans yaptı. Akabinde Oracle’ın ana kampüsünde Finansal Uygulamalar alanında Uygulama Geliştirme Uzmanı olarak çalıştı. 1997 yılında ise doktora çalışmaları için okula geri döndü ve 1999 yılında Elektrik Mühendisliği’nde doktorasını ve Mühendislik Ekonomisi ve Yöneylem Araştırma dalında da doktora minörünü aldı. Demirkol ardından Türkiye’ye geri döndü ve 1999 – 2003 yılları arasında McKinsey&Company Atlanta ve Türkiye ofislerinde Kıdemli Danışman olarak görev yaptı. 2004 – 2005 yılları arasında da QNB Finansbank İş Geliştirme ve Strateji Departmanı Grup Başkanı, 2005 yılında ise QNB Finansbank Rusya’da Bilgi İşlem ve Kart Operasyonlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. 2005 – 2007 yılları arasında Memorial Sağlık Grubu’nda İş Geliştirme ve Pazarlama Direktörü olarak görev yaptıktan sonra 2007 yılında Vakıfbank’ta Bilgi İşlem Teknolojileri Bölümü Başkanı olarak çalışmaya başlayan Demirkol, aynı yıl bankanın Bilgi İşlemden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine getirildi. 2008 yılında ise Operasyon ve ADK sorumluluklarını da devraldı. 2010 yılında tekrar QNB Finansbank’ta çalışmaya başladı ve Ağustos ayından itibaren QNB Finansbank Bilgi Teknolojileri, Operasyon, Kanallar ve İş Geliştirme’den sorumlu olarak görevine devam ediyor.

Mehmet Kürşad Demirkol ile bankacılık sektöründeki gelişmeleri, üretken yapay zekayı, bulut bilişimi ve daha birçok teknolojinin derinliklerini konuştuğumuz özel bir röportaj gerçekleştirdik…

“Bankacılık sektöründeki ödeme yöntemleri ve e-ticaret altyapısı, perakende sektörünü dönüştürdü”

Bankacılık sektörü, teknolojik yenilikleri hızlıca benimseyen öncü bir sektör. Sektörün hem ülkemizdeki hem de dünyadaki dijitalleşme yönünü değerlendiren Mehmet Kürşad Demirkol, sektördeki teknolojik gelişmelerin diğer sektörlere sağladığı faydaları da anlattı:

“Dünya genelinde ve Türkiye’de bankacılık sektöründe dijitalleşme konusunda büyük adımlar atılıyor. Mobil uygulamalar, internet bankacılığı, elektronik ödeme sistemleri ve dijital cüzdanlar gibi teknolojik gelişmeler, bankacılık işlemlerini kolaylaştırıp hızlandırıyor. Yapay zeka ve veri analitiği gibi teknolojiler, müşteri deneyimini iyileştirmek ve risk yönetimini güçlendirmek ve daha pek çok konuda yoğun kullanılıyor. Dijital bankacılık, geleneksel bankacılık hizmetlerine alternatif bir seçenek olarak da popüler hale geldi. Elektronik imza ve kimlik doğrulama teknolojileri gibi gelişmeler de dijital bankacılığı desteklemektedir. Ayrıca, fintech şirketlerinin yükselişiyle geleneksel bankaların yanı sıra farklı şirketlerde sektöre hem güç hem rekabet sağlamaya başladı.

Bankacılık sektöründeki teknolojik gelişmeler, şüphesiz diğer sektörlerin gelişimine de destek olmaktadır. Örnek olarak; perakende ve e-ticaret sektörünü sayabiliriz. Bankacılık sektöründeki ödeme yöntemleri ve e-ticaret altyapısı, perakende sektörünü dönüştürmüştür. Online ödeme sistemleri, dijital cüzdanlar ve ödeme geçitleri gibi teknolojiler, müşterilere daha kolay daha güvenli ve hızlı alışveriş imkanı sunmaktadır. Lojistik ve tedarik zinciri sektörü içerisinde blockchain teknolojisinin kullanıma başladığını görüyoruz. Başlangıçta bankacılık sektöründeki finansal işlemlerin güvenli ve izlenebilir bir şekilde yönetilmesi amaçlarıyla kullanılan teknoloji, bugün lojistik ve tedarik zinciri sektöründe de kullanılabilir. Ürünlerin kaynağını takip etmek, sahteciliği önlemek ve tedarik zincirini optimize etmek için kullanım alanı buldu. Sigorta sektörü, bankacılık sektöründeki veri analitiği ve yapay zeka teknolojilerini kullanarak müşteri risklerini değerlendirebilir ve kişiselleştirilmiş sigorta ürünleri sunabilir. Bankacılık sektörünün, güvenli kimlik doğrulama ve dijital güvenlik çözümlerine yüksek önem vermesi nedeniyle, bu konuda ürettiği çözümlerin neredeyse tüm sektörlerde, kullanıcıların kimliklerini ve verilerini daha güvenli bir şekilde koruma amacıyla kullanılmaktadır. Bankacılık sektöründe ortaya çıkan fintech girişimleri, diğer sektörlere de yeni iş modelleri ve hizmetler konusunda ilham vermeye devam ediyor.”

“Q Dijital Zeka bankacılık sektöründeki en yenilikçi ürünlerden biri”

Bankacılık sektöründe, teknoloji sayesinde müşterilerin her ihtiyacına yanıt vermenin mümkün olup olmadığını yanıtlayan Kürşad Demirkol, QNB Finansbank olarak bu konudaki yaklaşımlarını ve teknoloji kullanımlarını da aktardı:

“Teknolojiyle müşterilere sunulan deneyimin sınırları hem teknolojik imkanların hem de müşteri beklentilerinin karmaşıklığına bağlı olarak değişebilir. İşte bu noktada dikkate almamız gereken bazı faktörler ve sınırlar var. Kimi müşteri hızlı ve kolay dijital işlem yapmayı tercih ederken, kimi müşteri daha kişisel ve yüz yüze hizmeti önemseyebilir. Özellikle yaşlı nüfus veya teknolojiye erişimi kısıtlı olan kesimler için her türlü teknolojik yenilik uygun olmayabilir. Bu nedenle, en iyi teknolojiyi kullanarak ama aynı zamanda müşteri çeşitliliğini de göz önünde bulundurarak tasarımları gerçekleştirmek önemlidir.

QNB Finansbank’da müşteri deneyimi en önem verdiğimiz konular arasında. Geliştirdiğimiz sistemlerin hızlı ve kolay olması, geniş bir kesime hitap etmesinin yanında, bir adım daha ileri giderek müşterilerimize bir asistan gibi yardımcı olmasını da hedefliyoruz. Buna en iyi örnek olarak Dijital Zeka Q’yu verebiliriz. Günümüzde takip edilmesi ve akılda tutulması gereken şeylerin sayısı sürekli artıyor. Müşterilerimizin günlük hayatın koşuşturmacası içinde fatura ödeme, ekstre kontrolü, kira ödeme gibi bankacılık işlemlerini hatırlaması gerekiyor.

Q, tam da bu sorunu ele alan bir dijital bankacılık asistanı. QNB Finansbank’ın kendi bünyesinde geliştirdiği yapay zeka ve örüntü tanıma (Pattern Recognition) teknolojileri sayesinde Q, yalnızca tekrar eden işlemleri izlemekle kalmıyor, aynı zamanda müşterilerin bunları ne zaman ve nasıl gerçekleştirmeyi tercih ettiğini de tespit ediyor. Örneğin Q, belirli bir müşterinin kirasını her ay başında ödediğini bilmekle kalmıyor; ayrıca yıllık artış zamanını takip ediyor ve müşteriyi buna göre yönlendiriyor. Maaşınız yattığında size haber veriyor. Üstelik bunu yaparken maaşınız yatınca yaptığınız ödemeleri de hazırlıyor. Sizin tek yapmanız gereken istediklerinizi seçip ‘ödeyelim’ demek. Bir alışveriş sırasında kartınızdan çift çekim olduysa sizi uyarıp hatalı durumlarda itiraz süreçlerini başlatıyor. Kart limitiniz dolmak üzereyken zor durumda kalmamanız için size tek onayla limit artırabilmeniz için yardım ediyor. Bu saydıklarım; her gün yenileri eklenerek geliştirilen Q’nün yeteneklerinden sadece bir kısmı. ‘Q Dijital Zeka’ bankacılık sektöründeki en yenilikçi ürünlerden birisi. Özgün iletişim yaklaşımıyla müşterilerinin finansal alışkanlıklarında devrimsel değişiklikler yaratma potansiyeli bulunmakta.”

Mikro servis mimarisi konusunda QNB Finansbank olarak neler yapıyorsunuz?
Bilindiği üzere son yıllarda monolitik mimariye sahip uygulamaların yerini mikroservis mimariye sahip uygulamalar almaya başladı. Mikroservis mimariye sahip uygulamalar, izole, modüler ve de esnek yapıları ile hem yazılım geliştirme kolaylığı sağlamakta, hem daha ölçeklenebilir-büyüyebilir sistemlerin ortaya çıkmasına olanak sağlayıp, hem de yeni teknolojilerin daha kolay entegre edilebilmesine imkân veriyor.

QNB Finansbank olarak bizler de artık bankacılık sistemi içerisinde yeni bir uygulama geliştirme ihtiyacı doğduğunda, öncelikli olarak uygulamanın mikroservis mimariye uygun olarak geliştirilebilirliğini gözetiyoruz ki; bu kapsamda son 2-3 yıl içerisinde mikroservis mimariye göre geliştirdiğimiz çeşitli uygulamalarımız oldu. API Yönetimi sistemimiz bu konuda örnek verilebilecek önemli uygulamalardan.

Fakat burada unutulmaması gereken nokta; mikroservis mimari her zaman en uygun ya da en avantajlı tercih değildir; mikroservis mimarinin de doğru ihtiyaçlar için kullanılmadığında dezavantajları olabilmektedir. Örneğin ana bankacılık altyapısının mikroservis mimariye göre tasarlanması, bankacılık işlemlerinde işlem (transaction) bütünlüğü ve de performans kaybı gerekçeleri göz önüne alındığında çok mümkün olmayabilir. Bunun yanında ana bankacılık altyapısının etrafında ihtiyaca göre konumlanan yardımcı yeni uygulamaların geliştirmesinde mikroservis mimariyi gözetmeye bundan sonra da devam edeceğiz.

“Sadece bugünün ihtiyaçlarını düşünerek planlama yapmaktan kaçınıyoruz”

Bankaların teknoloji departmanları, bir yandan bugünün sorunlarına yanıt verirken bir yandan da geleceği inşa eden bir yol haritasında ilerliyor. Demirkol bu dengeyi nasıl sağladıklarını şu sözlerle açıkladı:

“Veri büyüklüğü, işlem karmaşıklığı, yapay zeka kullanımı, analitik çalışmalar sürekli artıyor. Buna paralel olarak altyapınızın güç ve performans ihtiyaçları geçmişe göre daha hızlı bir yükseliş içinde. Biz sadece bugünün ihtiyaçlarını düşünerek planlamadan kaçınıyoruz, uzun vadede oluşabilecek ihtiyaçları da öngörerek yarının altyapısını modellemeye çalışıyoruz. Bir yandan günün ihtiyaçları ve sorunlarının çözümü ile uğraşırken bir yandan geleceğin nasıl şekilleneceğini anlamaya çalışmak çok kolay değil. IBTech’de bu konuda ayrı ekipler bulunmakta. İlk grup en hızlı ve verimli şekilde çözüm bulmaya odaklanırken diğer grup kapsamlı araştırmalarla gelecekteki stratejileri oluşturuyor. Her iki gruba da eşit derecede önem veriyoruz.”

“Makine öğrenmesi ve derin öğrenme modellerimiz, belli işleri yapma kabiliyeti kazandırması açısından süreçlerimize destek oluyor”

Üretken yapay zekanın bankacılıktaki kullanım senaryoları hakkındaki düşüncelerini merak ettiğmiz Kürşad Demirkol, bu entegrasyonla ilgili yürüttükleri çalışma/projelerden de bahsetti:

“Makine öğrenmesi (machine learning) ve derin öğrenme (deep learning) modellerimiz ve servislerimiz işlem sürelerini kısaltma, operasyon işlem önceliklendirmesini belirleme, hata ihtimalini azaltma, insan gücü ile çok uzun sürecek veya yapılamayacak belli işleri yapma kabiliyeti kazandırması açısından süreçlerimize destek olmakta. Bu konularda çok sayıda proje örneği verebiliriz.

Doğal dil işleme (NLP) ve bilgisayarlı görü (computer vision) alanında mevcutta kullanmakta olduğumuz birçok proje mevcut. Digital onboarding alanında farklı kimlik türlerinin tanınması ve doğrulanması, kişilerin yüzlerinin karşılaştırılarak kimlik doğrulaması, fotoğraf ve videolar üzerinden online/offline görüşmeler için canlılık analizi gibi kontrolleri yapabiliyoruz. Doküman maskeleme servisi ile yüksek hacimli veride imajlar üzerindeki önemli bilgileri otomatik olarak karartıyoruz. (Örneğin, kimlik maskelemesi)

Dokümanlar üzerindeki müşteri girişlerinin eksik olup olmadığı, hangi sayfada ne gibi eksiklik olduğu kontrol edilebiliyor, imza karşılaştırması yapılabiliyor.

Doküman sınıflandırma (document classification) ve dokümanlardan bilgi çıkarımı (NER – named entity recognition) projelerimiz ile müşteri talimatları, dış ticaret dokümanları, çek/senet, fiş/fatura, yasal bilgi talep dokümanları gibi farklı alanlardaki dokümanları sınıflandıran, fraud var ise hangi tip fraud olduğunu algılayan, dokümanlar üzerinden bilgi çıkaran modellerimiz mevcut.

Metin bazlı modelleri desteklemek için yine computer vision destekli modellerimiz var. Doküman metinlerini şablon modelleri ile daha anlamlı ve yapay zeka modellerinde başarıyı arttıracak şekilde daha kullanılabilir hale getiriyoruz. ICR kabiliyeti ile el yazısı alanları metne dönüştürme üzerinde de modellerimizi çalıştırabiliyoruz.

Bunların dışında, güncel veriden tahminlemeler yaptığımız yapay zeka modelleri mevcut. Örneğin, gün içinde mobil bankacılığa giriş yapacak müşteriyi tahminliyoruz ve bilgilerini önceden hazırlayarak bağlandığında hızlı bir deneyim yaşamasını sağlıyoruz.”

“Bulut sayesinde kaynak planlanmasını çok daha esnek yapmak mümkün”

Bulut bilişim şirketlere çok hızlandıran ve esneklik sağlayan bir altyapı sunuyor. Finansal sistemlerde yapılan regülasyonların bu teknoloji ile çözüm bulma veya üretmede ne gibi avantajlar sağladığını Demirkol şöyle cümlelerle açıkladı:

“Regülasyonlar nedeniyle bulut ortamlarından yeterince faydalanamıyoruz. Bunun sonucunda ilk yatırım maliyetlerimiz önemli ölçüde artmakta ve bulut ortamlarının sağladığı benzer avantajları kendi ortamlarımızda oluşturabilmek için karmaşık yapılar kurmak durumunda kalabiliyoruz. Bulut sayesinde kaynak planlanmasını çok daha esnek yapmak mümkün iken; şu an kapasite planlamalarımız hep en yoğun, tahmini en çok işlem adetlerine göre olmak durumunda kalıyor ve bu yüzden kaynaklarımızı her zaman yeterince utilize edemiyoruz. Yeni ileri düzey teknolojilerin, altyapıların bulut harici ortamlarda kullanımı da ya geç olmakta ya da büyük yatırımlar gerektirmekte. Bunların sonucunda da ürünlerimizin kullanıcıya erişmesi bulut ortama göre çok daha uzun zaman alabiliyor.”

“Geliştirdiğimiz yazılımların diğer kurumlara da satılması kapsamında yol haritası oluşturduk”

Mehmet Kürşad Demirkol ile sohbetimizi, ajandasında yer alan başlıklarla noktalandırdık. Demirkol, gelecekte altyapı ve dönüşümle ilgili şu alanlara odaklanacaklarını paylaştı:

“Otomasyon sistemlerini geliştirerek süreçleri daha hızlı ve verimli şekilde geliştirmek başlıca hedeflerimiz arasında. Bu konuda RPA (Robotic Process Automation) sistemlerini, yapay zeka teknolojileri ve dijital onay mekanizmalarının yaygın kullanımını planlıyoruz. Yazılım geliştirme süreçlerinde de verimliliğe önem veriyoruz, bu konuda birim testleri ve fonksiyonel testleri otomatik test sistemleriyle yapılması konusunda aksiyonlarımız bulunuyor. Böylece yazılım kalitesi ve geliştirme hızında önemli kazanım sağlayacağız.

Daha önceki sorularda belirttiğim gibi çok sayıda yapay zeka destekli projelerimiz var ve yeni başlayan tüm projelerde yapay zeka kullanımından yararlanabilmeyi öncelikle sorguluyoruz. AI-First yaklaşım önümüzdeki dönem projelerinde önemli yer bulacak.

İş devamlılığı prensipleri kapsamında pandemi zamanında evden çalışmaya en hızlı başlayan kurumlardan biriyiz. Olası Marmara depremi için önlemlerimizi almaya yönelik bir dizi proje başlattık. Bu projeler müşterilerimiz için olduğu kadar çalışanlarımız içinde yürütülmekte. Hem IT hem de operasyon çalışanlarımız için Ankara da ayrı bir ofis açtık. İsteyen personelimiz kontenjan dahilinde bu ofislerde görevini devam ettirebilecek.

Bugüne kadar QNB Finansbank ve iştiraklerinin yazılımlarını geliştiren bir firma olarak konumlansak da bundan sonra, geliştirdiğimiz yazılımların diğer kurumlara da satılması kapsamında yol haritası oluşturduk. Finansal bir kurumun pek çok ihtiyacını karşılayacak, uzun yıllara dayanan deneyimimizle geliştirilmiş çok geniş bir ürün setimiz bulunmakta. Ayrıca yurt dışında da birkaç bankada ürünlerimiz kullanımda ya da kullanım için geliştirme aşamasında. Bu konuda özellikle mobil ve internet bankacılığı ürünlerimiz çok talep görmekte. Bundan sonrada yeni yurt dışı projeleriyle referanslarımızı artırmaya devam edeceğiz.

Fintech şirketlerini yakından takip ediyor, iş birliği olanaklarını değerlendirerek yenilikçi finansal çözümlerde destek veriyor, entegrasyon sağlıyoruz. Bu alandaki gelişmeleri gelecekte de takip edeceğiz.

Hem maliyetleri düşürmek hem çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlayacak enerji ihtiyacımızı yenilenebilir enerjiden sağlamaya yönelik projelerimiz devam ediyor.

Bulut teknolojilerinin yaygınlaşması ve gelişimi halen hızlanarak devam ediyor. Bankalar, bu konuda çeşitli nedenlerle bugüne kadar daha muhafazakar bir tutum izlediler. Ancak, bulut teknolojilerindeki gelişim, veriyi veya ortamınızı bulut sağlayıcılara taşımadan bu teknolojilerden kendi lokasyonunuzda faydalanmanızı sağlıyor ve bu yönde bir gelişime imkan tanıyor.”

“Turkcell yoğun olarak çalıştığımız önemli hizmet ve ürün sağlayıcı firmalardan biri”

Turkcell yoğun olarak çalıştığımız önemli hizmet ve ürün sağlayıcı firmalardan birisidir. Çok sayıda proje için Turkcell’den destek alıyoruz:

● Personel GSM hatları
● Müşterilerimize SMS gönderimleri
● Dış firma kiralık devre data hatları
● İstanbul ve Ankara internet hatları
● Banka GSM POS altyapısı (APN,
kiralık hat, İstanbul ve Ankara
erişimleri)
● Ortak POS altyapısındaki Turkcell
kullanan POS altyapısı
● MPLS şube data hatları
● Çağrı merkezi telefon hatları (QNB
Finansbank ve Enpara için)
● Ankara DRC Colocation Hizmeti
(Veri Merkezi Kiralama)

Bunların dışında; uzaktan çalışma kapsamında VINN, FCT cihazı, mobil telefon ve tablet alımları da Turkcell’den sağlanıyor.

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up