DİJİTAL ŞİRKETLERÜRETİM

Büyük veri analitiğiyle iş süreçleri kolaylaştı ve verimlilik arttı

0

Büyük veri analitiğinin ilaç endüstrisinde karmaşık iş süreçlerini kolaylaştırdığını ve verimliliği artırdığını söyleyen Abdi İbrahim Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri Direktörü Koray Kurt, “Sağlık ve ilaç alanındaki çeşitli yatırımcılar, bu pozitif ivmelenmeyi dikkate alarak büyük veri analitiğine sürekli yaptırım yapıyorlar.” dedi.

Lisans eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi Matematik Mühendisliği Bölümü’nde tamamlayan Koray Kurt, sonrasında Mercedes-Benz ve Sarar firmalarında Yazılım Sorumlusu, Aventis-Pasteur, Sanofi-Aventis İlaç’ta Bilgi Sistemleri Operasyon, Destek ve Network Müdürü olarak çalıştı. Ardından da Bilgi Sistemleri Müdürü olarak Sanofi-Aventis, Sanofi-Genzyme birleşmelerinde çeşitli sorumluluklar üstlendi. Kalyon Holding’te IT Direktörlüğü ve Grup IT Direktörlüğü görevlerini yürüten Kurt, aynı zamanda holding bünyesinde yer alan; 3. Havalimanı, Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Kuzey Marmara Otoyolu, rüzgâr ve güneş enerji sistemleri ve işletmelerinin yönetiminde de bulundu, buralarda icra kurulu üyesi olarak görev aldı. 1 Kasım 2019’dan beri de Abdi İbrahim’de Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri Direktörü olarak profesyonel hayatına devam eden Koray Kurt ile ilaç endüstrisindeki dijital dönüşümü, büyük verinin kurumlarına kattığı değeri, Abdi İbrahim’in metaverse macerasını ve daha fazlasını konuştuk…

“Yılların getirdiği veri birikimi bizim için büyük bir kazanç”

İlaç sektörü, diğer sektörlere nazaran dijitalleşme konusunda daha yavaş adımlarla ilerledi. Abdi İbrahim’in dönüşüm sürecinin nasıl geliştiğini anlatan Koray Kurt, pandemi dönemini de değerlendirdi:

“Covid-19 sürecinin hepimizin farkındalığını bir nebze daha arttırdığını düşünüyorum. Evet gelecek ilgili şirketlerin planları vardı ama bu kadar kısa sürede normallerin değiştiği ve artık ‘Yeni Normal’ denilen sürece geçileceği tahminlerin ötesindeydi. Biz de bu dönüşümü daha önceden planlayan firmalardan biriydik. Covid-19 salgının başladığı ve önlemlerin alındığı ilk gün dahi yeni çalışma düzeni hazırdı. Ertesi gün tüm çalışanlar evlerinden sanki şirkette masalarında oturuyormuş gibi süreçlerine ara vermeden devam edebildiler. Yeni düzene bu kadar hızlı adapte olabilmemizin en büyük sebebi, dijital dönüşüme olan inancımız ve yıllardır üzerinde titizlikle çalıştığımız dijital dönüşüm sürecine olan yatırımlarımızdı.

Özellikle dijital dönüşüme dokunacak, her alanda yoğun çalışmalarımız var. Yılların getirdiği veri birikimi bizim için büyük bir kazanç. Örneğin şirketimizde, veri üzerinden geleceğe yönelik tahminleme modelleri uygulanıyor. Şu anda yapmak istediğimiz makina öğrenmesi ile süreci tahminlemekten öte, öngörülerin sunulduğu ve gelecekte fayda analizini yapabileceğimiz algoritmaları uygulamak istiyoruz. AR/VR teknolojileri, bot sistemleri, IoT çözümleri, robotik süreç otomasyonu, yapay zekâ ve MES çözümleri üzerinden çalışmalarımız ve uygulamalarımız devam ediyor. Üretim tesislerimizde verimlilik, kalite ve operasyonel mükemmelliği sağlayacak alanlar da sürekli odağımızın içerisinde bulunuyor.”

“Büyük veri, yapay zekanın yardımıyla araştırma çalışmalarının izlenmesine de katkı sağlıyor”

Büyük veri ve veri analizinin sektöre kattığı değerden bahseden Kurt, düşüncelerini şu sözlerle aktardı:

“Endüstri 4.0 sayesinde artık veriye dayalı bir ekonomide yaşıyoruz. Bununla beraber farklı dijital ve akıllı cihazlar aracılığıyla her gün devasa bir veri üretimi olduğunu biliyoruz. Bu devasa yapı içerisinde büyük veri hem yapılandırılmış hem de yapılandırılmamış şekilde tutuluyor. Biriken verileri anlamlı yapılar halinde sınıflandırdıktan sonra çeşitli tahmine dayalı modellerle ve trendler analiz edebiliyor. Bunun sonucunda, büyük veri analitiği, işletmelerin verilerini derinlemesine incelemelerini ve onlardan içgörüler elde etmelerini sağlıyor. Büyük veri stratejilerinin doğru uygulanması daha iyi karar verebilmelerine de çokça katkı sunuyor.

İlaç endüstrisinde de büyük veri analitiğinin kullanılmaya başlanması ile birlikte karmaşık iş süreçleri kolaylaştırıldı ve iş süreçlerinin verimliliği artırıldı. Bu nedenle, sağlık ve ilaç alanındaki çeşitli yatırımcılar, bu pozitif ivmelenmeyi dikkate alarak büyük veri analitiğine sürekli yaptırım yapıyorlar. Aynı zamanda bu verilerin etkin kullanımı, ilaç şirketlerinin ilaç denemeleri için teknolojiden yararlanmasıyla beraber bunların etkili ilaçlara dönüştürmesine de yardımcı oluyor.

Büyük veriler, klinik deneyler için gereken süreyi en aza indirmek için yapay zekânın yardımıyla araştırma çalışmasının hızlı bir şekilde izlenmesine de katkı sağlıyor. Bu durum, gerekli araştırma süresini azaltacak ve böylece uzun vadede ilaç maliyetini düşürecektir. İlişkilendirme kuralları ve karar ağacı gibi makine öğrenimi teknikleri, uyum ve diğer çeşitli ölçütlerle ilgili eğilimlerin belirlenmesine de yardımcı oluyor. Örneğin büyük veriler, klinik araştırmalarda daha fazla hastayı eşleştirecek ve işe alacak akış şemaları tasarlamaya yardımcı olacaktır. Bu da akabinde ilacın başarı oranını artıracaktır. Farklı bir tahmine dayalı model, yeni ürünün rakiplerinin çeşitli klinik ve ticari senaryolara dayalı olarak analiz edilmesine yardımcı olabilir. Bunlar dışında büyük veri modelleri, şirketleri operasyonel verimsizliklerden veya diğer güvenli olmayan önlemlerden kaynaklanabilecek olumsuz durumlardan da kurtarabilir. Hastanın genetiği, çevresi ve davranış kalıpları ile ilgili veriler toplandıktan sonra büyük veri analitiği yardımıyla çeşitli hastalıkların teşhis ve tedavileri gerçekleştirilebilir. Farklı semptomlar gösteren hastalar için özelleştirilmiş bir ilaç kombinasyonu oluşturulabilir.

Bunlarla birlikte hastanın geçmiş verilerinden geliştirilen tahmine dayalı model, hastalıkların çok önceden tespit edilmesine de yardımcı olabilir. Ek olarak büyük veriler, ilaç şirketlerinin çeşitli faktörler nedeniyle belirli bir ilacın satışını tahmin etmelerine de yardımcı olabilir. Böylece şirketler müşteri davranışlarını büyük veri sayesinde öngörerek, tüketicilerine uygun mesajlar içeren reklamlar oluşturabilirler. Yani büyük verilerin yardımıyla doğru endüstri eğilimleri tahmin ve analiz edilebilir.”

“Dünya ilaç sektöründe bir ilke daha imza atarak Metaverse’e giriş yaptık”

Yakın zamanda metaverse evrenine Abdi İbrahim de adımını attı. Bu alanda nasıl bir fark yaratmayı hedeflediklerini Koray Kurt şu şekilde anlattı:

“Abdi İbrahim olarak yenilikleri yakından takip ediyoruz. Bunun bir göstergesi olarak, dünya ilaç sektöründe bir ilke daha imza attık ve blok zincir üzerine inşa edilmiş binamızla Metaverse’e giriş yaptık. En popüler Metaverse’ler arasında yer alan blok zincir altyapılı Decentraland’de, 120 -4 parselinde kendi yapımızı oluşturduk. Yapımızı Maslak’taki Genel Müdürlüğün mimari görünümünden ilham alarak özel bir teknikle tasarladık. Aynı zamanda yapımızın bir katında kolaj sanatçısı Selman Hoşgör’ün eserlerinden oluşan ‘The Journey of Healing’ NFT koleksiyonumuzu da sergilemeye başladık.

Önümüzdeki dönemde bu yapıyı, kurum içi etkinliklere ev sahipliği yapacak şekilde de kullanacağız. Ek olarak burayı geliştirdiğimiz ürünler hakkında bilgi verebilmek ve sağlık endüstrisi ile iletişim konusunda yeni bir kanal oluşturabilmek için de kullanmak istiyoruz. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da yapacağımız projelerle liderliğimizi sürekli kılmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda ise yaşanan gelişmeleri heyecanla takip ediyoruz ve potansiyel projelerimiz arasında değerlendiriyoruz. Bu proje ile amacımız; ekosistemde ilklerden olabilmek ve yeni nesil paydaşlarımıza ‘Biz de buraları yakinen takip ediyoruz’ mesajı verebilmekti. Ne mutlu ki bu hedefimizi başarıyla yerine getirebildik.”

“RPA projelerimiz ile operasyonel yükümüzü azalttık”

Koray Kurt, ilaç sektöründe inovatif çözümler geliştirebilmek için gerekli olan teknolojilerden de bahsetti. Abdi İbrahim’de bulut bilişimin yoğun olarak kullanıldığını söyleyen Kurt, kullandıkları diğer trend teknolojileri de paylaştı:

“Abdi İbrahim; Türkiye ilaç endüstrisindeki liderliğini, yaptığı teknolojik yatırımlarla da perçinliyor. Özellikle yeni gelişen teknolojileri deneme konusundaki kararlılığı ve istikrarı işimizi çok kolaylaştırıyor.

Teknoloji anlamında da BPM ve DM süreçlerini bir araya getirerek CSP (Content Service Platform) yapısını oluşturduk. Bu platformun ortaya çıkartılmasıyla, şirket içi süreçlerin ve dokümanların bulut altyapısı ile tüm cihazlara her yerden erişim sağladık. Bu dönem öncesinde RPA lansmanı yapmıştık. Özellikle operasyonun yoğun olduğu bu süreçte, RPA projeleri ile operasyonel yükü azaltma şansımız oldu.

İş zekâsı raporları aracılığıyla karar verme sürecindeki raporlarda çeşitliliği artırdık. Tüm bunların dışında VR gözlüklerle ilgili teknolojiyi de yakından takip ediyoruz. Hem uzak lokasyon bakım onarım süreçlerinde hem de iç/dış denetim süreçlerinde bu teknolojiden faydalanıyoruz. Bulut teknolojisi de şirketimizde oldukça yoğun kullanılıyor. Ofis uygulamaları sonrasında raporlama, DRP ve Business Contunity alanlarında bulut teknolojisini çok sık kullanmaya başladık.

ESB Kurumsal Hizmet Veri Yolu mimarisini de kullanıyoruz. IoT teknolojisi kullanarak üretim cihazlarını inceliyor, üretim aşamalarında oluşabilecek sorunları makina öğrenmesi ile önleyici çözümler üzerine çalışıyoruz. Üretim yönetim sistemleri (MES) çalışmalarımız ile birlikte üretim aşamalarının tamamen otomatize edildiği sistemleri kurmaya devam ediyoruz.”

“Dış kaynak kullanarak hem maliyet tasarrufu sağlıyor hem de deneyim kazanıyoruz”

Dış kaynak kullanımının şirket bünyesindeki işlerini kolaylaştırdığını belirten Kurt, bu şekilde sağladıkları faydalardan da söz etti:

“BT altyapısı, modern iş ortamında hayati bir rol oynuyor. Şirket ihtiyaçlarını göz önüne aldığımızda; tüm ihtiyaçların iyi analiz edilmesi, esneklik, maliyet tasarrufu, profesyonel uzmanlık, risk gibi kavramlar değerlendirilerek bir kaynak kullanım stratejisi geliştirilmesi gerekiyor. Abdi İbrahim İlaç Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri bünyesinde de dış kaynak kullanımı oluyor. İşlerimize nasıl fayda sağladığını yine bu kavramlar üzerinden özetleyecek olursam;

● Dış kaynak kullanımı, iş hacmimizde ve taleplerimizde bir artış olduğunda ek iş gücü ile bu talepleri doldurmamıza yardımcı olacak tüm doğru kaynaklara ulaşmamızı sağlıyor.
● Maliyet tasarrufu anlamında yapılacak olan yatırımlarımızı minimum seviyede tutmamıza, deneyim kazanmamıza, operasyonel maliyetlerimizi azaltmamıza yardımcı oluyor.
● Aynı zamanda dış kaynak kullanımı BT sektöründe kapsamlı deneyime sahip kalifiye profesyonellerle birlikte, işleri planlama ve yürütmemizde bizlere büyük olanak sağlıyor.”

“Teknolojik gelişmeler iş yapış biçimlerimizin merkezinde olacak”

Gelecek yıla dair hedeflerini konuşarak tamamladığımız sohbetimizin sonunda Koray Kurt, teknolojik gelişmelerin her zaman takipçisi olacaklarını ve teknolojik olarak katma değerli çalışmalar yapmaya devam edeceklerini söyledi:

“Abdi İbrahim bünyesinde stratejik planlamalar gelecek 5 yılı gösterecek şekilde yapılıyor ve bu 5 yıl içerisinde ortak strateji doğrultusunda neler yapılması gerektiği konusundaki inisiyatifler ortaya konuluyor. Sonra bu süreçler 5 yıla yayılacak şekilde kısa, orta ve uzun vadeli planlamalar organize ediliyor. Nelerin yapılması gerektiği belirlendikten sonra ise birim olarak biz teknolojik olarak nasıl katma değerli çalışmalar yapabiliriz noktasında deneyimlerimizi, çalışmalarımızı ve yol haritamızı yönetime sunuyoruz. Bundan önce olduğu gibi gelecek yıllarda da teknolojik gelişmeleri iş yapış biçimlerimizin kalbine konumlayarak çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz.”

İş süreçlerinin ve kurumların yanında CIO rolü de bir dönüşüm içerisinde. Görev alanınız ne kadar genişledi pandemiyle birlikte? Örneğin İK, pazarlama vb. departmanlarla daha yakından çalışmak, CIO’ların başka ne tür becerilerini geliştirmelerini gerekli kıldı?
Güçlü bir teknoloji platformu olmadan dijital çağda iş yapmak neredeyse imkânsız hale geldi. COVID-19 salgını, bu gerçeği tüm üst düzey yöneticiler ve yönetim kurullarının önemli bir gündem maddesi olarak ele almasına sebep oldu.

Günümüzde CIO, planlanan iş hedefleri doğrultusunda organizasyonu yönlendirerek, pozitif büyüme sağlayan kararlar alarak taktiksel olmaktan çok daha stratejik bir rol oynuyor. Aynı zamanda CIO, yalnızca yapay zekâ (AI) veya çoklu bulut alanındaki en son gelişmeleri benimsemekle kalmıyor, teknoloji odaklı yenilikler ile müşteriyi odağa alacak, temel iş hedefleriyle uyumlu olmasını sağlayacak yapıları da oluşturuyor.

BT müşteriden ne kadar uzaksa, müşterinin neye değer verdiğini ve bu değeri sağlamada teknolojinin rolünün ne denli kritik olduğunu o kadar az anlayabilir. Teknoloji birimleri bu şekilde çalışamaz. Biz Abdi İbrahim’de bu düzeyde bir entegrasyon oluşturarak, müşterilerin ihtiyaçlarını teknoloji ile harmanlayarak dedike kanallar oluşturduk. Birimlerden gelen ihtiyaçları analiz edip bu ihtiyaçları teknoloji ile nasıl daha iyi hale getirebiliriz konusu ajandamızın olmazsa olmazları arasında yer alıyor.

CIO’ların artık eski oyun kurallarında yazan gereklilikleri yapmanın yanında (istikrarı sağlama, iş gereksinimlerini karşılama ve maliyetleri düşürme ve risklerini yönetme gibi geleneksel ihtiyaçlar) teknolojiyi işin ön saflarına yerleştirmek için yeni bir dizi cesur hedefi somutlaştıran bambaşka bir bölüm yazmaları gerekiyor.

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up