LOJİSTİKMakalelerSİBER GÜVENLİK

Lojistikte siber güvenlik planı oluşturma

0

Günümüzde hem sosyal hem de iş hayatını derinden etkileyen dijitalleşme trendi, lojistik sektörü için süreci yeniden başlatıyor ve işleri çok daha kolay hale getiriyor. Tedarik zincirinin dijitalleşmesiyle birlikte şeffaflık, hız ve maliyet avantajı şirketlerin teknolojiye olan ilgisini artırıyor. Taşımacılık sektörü artık IoT kullanarak taşıdığı ürünleri takip etmeyi ve sahiplerinin verilerini bulutta saklamayı tercih ediyor. 

Ancak siber saldırganlar çalışmalarını sürdürüyor ve kurumların bilgi ve iletişim teknolojilerindeki açıklarından faydalanmanın yolunu arıyor. Bulutta veri depolanması sonucu ortaya çıkan dijital ayak izi, siber saldırılar için açık bir hedef haline geliyor. Günlük iş akışının devamlılığını ve iş verilerinin güvenliğini sağlamak için siber güvenlik politikaları oluşturmak ve uygulamak, tedarik zincirinde yer alan şirketler için giderek artan bir ihtiyaç haline geliyor.

Lojistik sektörüne yönelik saldırılar dikkat çekiyor

COVID-19 salgınıyla altın çağını yaşayan lojistik sektörü, bulut depolamadan yararlanan her sektör gibi siber saldırılar için potansiyel bir hedefte duruyor. Siber güvenlik araştırmacıları, tedarik zincirindeki olası siber güvenlik krizinin küresel tüketici ekonomisi üzerinde çok kötü bir etki yaratacağını vurguluyor ve lojistik şirketlerine ait olduğunu iddia ettikleri kimlik bilgilerini satan çeşitli ağ erişim aracıları tespit ettiklerini belirtiyor. Siber suçlular, kimlik bilgilerini uzaktan erişim çözümlerindeki açıklardan elde ettiklerini iddia ediyor.

Üstelik siber saldırganlar dünyanın önde gelen şirketlerini de tehdit ediyor. Örneğin, dünyanın lojistik devlerinden biri, Şubat 2022’de son derece ciddi bir siber saldırıyla karşı karşıya kaldı. Seattle merkezli şirket, siber saldırının bazı işletim sistemlerini önemli ölçüde etkilediğini ve operasyonlarının dünya çapında yavaşlamaya devam ettiğini belirtmişti. Sadece 2021 yılında 10 milyar dolar gelir elde eden lojistik şirketi, siber saldırıyı fark ettikten sonra küresel çapta çoğu işletim sistemini kapattığını duyurmuştu.

Lojistik sektöründeki siber saldırılara bir başka örnek de İsviçreli havaalanı yönetim hizmeti şirketi tarafından duyuruldu. Şirket, BT sistemlerini etkileyen fidye yazılımı saldırısını BlackCat fidye yazılımı grubunun gerçekleştirdiğini iddia etmişti. BT hizmetlerini sekteye uğrattığı bilinen ve Belçika ve Hollanda’da birden fazla liman tarafından duyurulan siber saldırılar, lojistik sektörüne yönelik bildirilen siber saldırılardan sadece birkaçı. Lojistik sektöründeki siber tehditlerin ortaya çıkarılması, güvenlik açıklarının tespit edilmesi ve güvenlik için gerekli önlemlerin alınması saldırıların önlenmesinden sorumludur.

Lojistikte operasyonel ve güvenlik zorlukları

Lojistik sektörünün bilişim altyapısındaki olası güvenlik açıkları, sistemdeki verilerin kaybolması, hatta çalınması ve kötüye kullanılması gibi telafisi mümkün olmayan tehlikelere yol açabiliyor. Maddi zarardan marka imajının zedelenmesine kadar birçok sonucu olan siber saldırılar, kurumun ceza almasına dahi neden olabiliyor. Lojistikte yaşanan operasyonel ve güvenlik zorlukları birkaç başlık altında özetlenebilir. Bu zorluklar ilk olarak operasyonel maliyetlerin artmasına neden oluyor.

Veri ihlalleri ve fidye yazılım saldırıları önlenemezse tedarik zinciri finansal olarak zarar görür. Uygulanacak siber güvenlik protokollerinin tasarlanması, fidye yazılım saldırıları gibi tehditlerin önüne geçerek operasyonel maliyetlerin artması riskini azaltıyor.

Güvenlik konusundaki bir diğer zorluk ise operasyonel kesinti riskinin artması olarak değerlendiriliyor. Tedarik zincirine yetkisiz erişimin olası tehlikelerini önlemek için güvenlik açıklarını tanımak ve ayrıcalıklı görev otomasyonuna odaklanmak operasyonun devamlılığı için şarttır. Uzmanlar, güvenlik açıklarının büyük çoğunluğunun kurum içinde kullanılan ve dışarıdan iç ağlara bağlanan genel amaçlı bilgisayarlardan kaynaklandığını ortaya koyuyor. Bu tür tehlikelere karşı Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (Privileged Access Management – PAM) yaklaşımı, lojistik sektöründe siber güvenlik kaynaklı operasyonel kesintilere karşı alınması gereken önlemlerin başında geliyor.

Lojistik sektöründe faaliyet gösteren kurumlar, kritik altyapı korumasının tedarik zincirindeki süreçleri doğrudan takip eden sistemlerin güvenliği ile ilgili olduğu konusunda hemfikir. Kritik altyapı sektöründe çalışan kişilerin siber güvenlik standartlarını karşıladıklarını gösteren düzenlemelere uymaları gerekiyor. Sektörün ilgili standartlara ve yönetmeliklere uygun olarak faaliyet göstermesi, operasyonel ve güvenlik zorluklarından birkaçıdır. Erişim ve veri güvenliği açısından ayrıcalıklı hesap giriş yönetimi, merkezi şifre yönetimi, iki faktörlü kimlik doğrulama veya veri maskeleme gibi yöntemler, kurumların gerekli standartlara ve düzenlemelere uymasını sağlıyor.

Güvenlik zafiyetleri

Lojistik sektöründeki gelişimle birlikte tedarik sürecinde yer alan verilere kurum içinden ve uzaktan erişen kullanıcı ve uygulama sayısı da artıyor. Destek personelinden bakım personeline, uzak tedarikçilerden kurumsal ve toplu uygulamalara kadar birçok ayrıcalıklı ve idari hesabın bulut verilerine, işleyişin etkin ve verimli bir şekilde sürdürülebilmesi için erişimi söz konusudur. Ayrıcalıklı hesapların sayısının artması, bu hesapların yönetilmesini zorlaştırmakta ve kontrol sistemlerini siber saldırganlar için açık hedef haline getiriyor.

Sektördeki güvenlik açıklarından biri de sabit kodlu kimlik bilgilerine sahip uygulamaların kullanılmasıdır. IoT ile birlikte ticari kullanıma hazır (COTS) ekipmanların lojistik sektörüne dahil edilmesi, sabit kodlanmış kimlik bilgilerine sahip kullanıcı sayısında artışa yol açarak sistemin uzaktan kötü niyetli kullanımına neden olabilir.

Bir diğer güvenlik açığı ise paylaşılan hesapların kullanımı olarak tanımlanıyor. Lojistik sektörünün gelecekte çoğunlukla COTS / IoT teknolojisi yardımıyla çalışacağı ve buna bağlı olarak paylaşımlı hesap kullanımının yaygınlaşacağı öngörülüyor. Paylaşımlı hesapların ve bu hesaplara atanan ayrıcalıkların sayısındaki artış, operasyon zincirinde yer alan tarafların hareketlerinin izlenmesini de zorlaştırıyor.

Son olarak, lojistik sektöründeki güvenlik açıkları arasında uzaktan erişime sahip kullanıcıların görünmezliği önemli bir yer tutuyor. Lojistik sektörünün operasyonel kısmında kullanılan teknolojinin gelişmesi, sektör çalışanlarının uzaktan iş birliği içinde çalışmasını kolaylaştırıyor. Uzak süreçler, geçişin süresine bağlı olarak bazen günlerce, bazen haftalarca süren, güvenli ve emniyetli olmayan bir uzak bağlantı ile gerçekleşen oturumlardır ve sistemi fidye yazılım saldırılarına karşı savunmasız bırakabilir.

Ne yapılmalı?

Lojistik sektöründe siber güvenliğin sağlanabilmesi için öncelikle siber tehditlerin varlığının kabul edilmesi gerekiyor. Geçiş sürecinde kontrol edilemeyen ağlar üzerinden dış ortaklarla etkileşimden kaynaklanan zorluklar ortaya çıkabilir. Güvenli uzaktan erişim ve ağ segmentasyonu gibi uygulamalar zorlukların üstesinden gelinmesine yardımcı oluyor. Veri güvenliğini sağlamak ve şirketi siber saldırılara karşı korumak için alınabilecek önlemlerden bazıları şunlardır: Şirket çalışanlarını siber tehditlerin farkında olacak şekilde eğitmek, çok faktörlü kimlik doğrulama ve güçlü parolalar kullanmak, güvenlik açıklarını önlemek için yazılımları güncel tutmak, siber güvenlik uygulamalarına yatırım yapmak ve fidye yazılımlarından korumak için dosyaları sık sık bulutta yedeklemek.

Siber tehditleri önlemek ve lojistik sektöründe en sık karşılaşılan güvenlik açıklarını engellemek için ayrıcalıklı hesap erişim güvenliğinin sağlanması da veri ihlallerinin önlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Şirket içinde veya bulutta yetkili hesapların güvenliğini sağlamanın en etkili yolu PAM çözümlerinden geçiyor. PAM ürünleri, ayrıcalıklı hesaplar tarafından gerçekleştirilen oturumları izleyen bir mekanizma görevi görerek oluşabilecek riskleri azaltıyor.

Öte yandan IoT cihazları, lojistik sektörünün dijital dönüşümünde önemli bir role sahiptir. Bazı yönetim uygulamaları, IoT cihazlarına bağlı ayrıcalıklı hesaplara veri tabanı erişimini kaydedebilir ve rutin işlemleri otomatikleştirebilir. Dinamik parolalar ve iki faktörlü kimlik doğrulama gibi koruma katmanları, kimlik ve parola bilgilerinin güvenli bir şekilde yönetilmesini sağlıyor ve ayrıcalıklı hesapların kimlik bilgilerini zor parolalar ve ek onay adımlarıyla koruyor. Böylece bu hesapların iç ve dış tehdit olması engelleniyor.

Siber saldırıların her zamankinden daha yıkıcı olduğu günümüzde, her sektör gibi lojistik için de siber güvenlik önlemleri almak kaçınılmaz hale geliyor. Tedarik zincirindeki tüm bileşenleri olası bir siber tehdide karşı ve kritik verilerinizi uçtan uca veri ve erişim güvenliği çözümleri ile koruyabilirsiniz.

Comments

Comments are closed.

Login/Sign up